AİLE FERTLERİ ARASINDA KARŞILIKLI HAK ve SORUMLULUKLAR
Ailenin mutluluk ve başarı içerisinde
yürütülebilmesi için onu meydana getiren fertler arasında karşılıklı hak ve
sorumlulukların dengeli bir şekilde yerine getirilmesi, sevgi, saygı, hoşgörü,
özveri, yardımlaşma, dayanışma, af ve anlayışın bulunması şarttır. Şimdi, bir
aileyi meydana getiren fertler arasındaki hak ve sorumluluklara kısaca
değinmeye çalışalım:
Karı-Koca Arasındaki Hak ve
Sorumluluklar
Ailede huzur ve mutluluğun doğabilmesi
için eşler arasında karşılıklı sevgi ve saygı şarttır. Yunus Emre’nin dediği
gibi, “aşk gelince bütün dertler biter.” İnsanoğlu sevme yeteneğini sevile
sevile kazanır; sevmeden önce, sevilmeyi öğrenir. Bunun için atalarımız “sen
seversen yavrunu, o da sever yavrusunu” demişlerdir.
Bir ailenin temelini oluşturan karı ve
koca, birbirlerinin sevinç ve üzüntülerini paylaşmalı, işlerini birbirleriyle
danışarak yapmalı, karşılıklı sevgi, güven, birlik ve beraberlik içerisinde
bulunmalıdırlar. Kur’an-ı Kerim, aile içerisinde yer alan kadın ve erkeği,
birbirini koruyan elbiseler olarak nitelendirmiştir. (Bakara, 187)
Koca, Allah’ın kendisine bir emaneti
olan hanımını hoş tutmalı, ona nazik davranmalı ve merhamet duygusuyla hareket
ederek ailesini korumaya ve geçimini sağlamaya çalışmalıdır. Çalışmayan ve
evine ekmek getirmeyen koca, gittikçe evine sorun, sıkıntı ve sefalet getirmeye
başlar. Böylece de atalarımızın dediği gibi, “sefalet kapıdan girince, saadet
bacadan kaçar.” Erkek, evine her zaman güler yüzle ve selam vererek girmeli; eş
ve çocuklarının meşru istek ve ihtiyaçlarını titizlikle yerine getirmeli, ev
işlerinde eşine yardımcı olmalıdır. Hz. Aişe’ye Hz. Peygamber Efendimiz’in
evinde ne yaptığı sorulduğu zaman o, “Ev halkına işlerinde yardım ederdi;
elbisesinin söküğünü diker, ayakkabısını tamir ederdi; ezanı işitince de namaza
çıkardı.” (Buharî, Nafakât 8) demiştir.
Kadın, eşine saygı, çocuklarına sevgi
göstermeli; evdeki işleri zamanında ve itinalı olarak yapmalı; evini, malını;
kendisinin, kocasının ve çocuklarının onur ve şerefini korumalı, kocasına sevgi
ile bağlanmalıdır. Evini ve çocuklarını iktisatla ve maharetle idare etmeli,
ailesinin sorun ve sırlarını başkalarına açmamalıdır.
Aile içerisinde yer alan kadın ve
erkekten her biri kendi anne, baba ve akrabalarını nasıl seviyor ve onlara
nasıl hürmet ediyorlarsa, eşinin ana-baba ve akrabalarına aynı saygı ve hürmeti
göstermelidirler. Ayrıca, taraflar birbirlerinin mülkiyet haklarına saygı
duymalıdırlar. İslam hukukunda mal ayrılığına dayalı bir mal rejimi kabul
edilmiştir ve bunun tabii sonucu olarak da karı ve kocanın mal varlıkları
birbirinden ayrıdır. Dolayısıyla kadın kendi mal varlığında dilediği gibi
tasarruf edebilme hakkına sahiptir ve onlar üzerinde kocasının herhangi bir
müdahalesi söz konusu olamaz.
(Diyanet Aylık Dergi Kasım 2009)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder