EVLENME AKDİ ÖNCESİ
A. GÖRÜŞME
Evlenmeden önce tarafların birbirini görüp tanıması konusunda İslam'ın getirdiği uygulama hem aşırılıklardan uzaktır, hem de maksadı gerçekleştirmektedir. buna göre taraflar, yanlarında üçüncü bir şahıs -tercihen kızın bir yakını- bulunma kaydıyla bir araya gelir, birbirlerini görür ve konuşurlar.
Peygamber Efendimiz (sav)'in görüşmeye teşvik ettiğine dair rivayetler mevcuttur;
Sahabeden bir zat bir kadınla evlenmek istemiş, Rasulullah da kendisine, kadını görüp görmediğini sormuştu. "Görmedim" cevabını aınca, "Onu gör, çünkü bu, ileride mutlu olmanız için en iyidir" buyurmuştur. (Nesâî, Nikah, 17)
B. NİŞANLANMAK
Hadislede "hıtbe" kelimesi ile ifade edilen husus, Türkçemizdeki nişanlanmak manasına gelir. Bu da bir bayanla evlenmeye talip olmadan başlayarak nikah safhasına kadar ( nikah hariç) süren ilişkiyi ifade etmektedir. bu safhada istenmiş, söz kesilmiş, mehir üzerinde anlaşmaya varılmış olabilmektedir.
Nisa Suresinin 4. ayetinde Allahu Teala şöyle buyurmuştur;
"Kadınlara mehirlerini seve seve verin..."
Hanefî mezhebi mehrin alt sınırını on dirhem (o çağda iki koyun bedeli) olarak tespit etmişlerdir. Mehrin üst sınırı konmamıştır.
Mehir evlenen kızın hakkıdır. Bunu başka biri alamayacağı gibi çeyiz ve benzerine harcaması da istenemez. Mehir tamamen ve kısmen peşin (muaccel) ve veresiye (müeccel) olarak verilebilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder